TECRÜBELERDEN SONRA HAYAT
Ne yaparsan yap zaten insanları memnun edemezsin. Her yaptığına bir şey bulurlar. Eleştiriler, suçlarlar, konuşurlar. Maalesef elalemi memnun etmek mümkün değil. Müşfik Kenter’in anısını anlatmak istiyorum ;
Kendi elleriyle kurduğu tiyatrosunu açıyor. Kenter Tiyatrosunu. Çok değer verdiği tiyatrosunu. Ve ilk oyununu sergiliyor. İlk sergilediği oyuna kaç kişi geliyor biliyor musunuz? Biletli 6 kişi geliyor ya 6 kişi. O kadar emek ,çaba yorgunluk ve gelen 6 kişi. Herkes senin arkandayız, destekliyoruz, yapman lazım böyle bir şey diyor. Sahneye çıktığında karşısın da biletli 6 kişi var. Ağlamış ya hüngür hüngür. Ağlarken söylediği bir şey var;
“ Üzülüyorsun takma diyorlar, kızıyorsun değmez diyorlar, boşveriyorsun gamsız diyorlar, susuyorsun iki çift laf etsene diyorlar, konuşuyorsun muhatap olma diyorlar, çekip gidiyorsun mücadele et diyorlar, alttan alıyorsun tepene çıkardın diyorlar, bağırıyorsun sakin ol diyorlar, aklı başında davranıyorsun bu kadar da Usta olunmaz diyorlar, dikine gidiyorsun yaşına başına yakışmaz diyorlar. Ölünce ne diyecekler, muhtemelen ölüm yakışmadı. Normal tabi. Dirimizi beğenmediler ki ölümüzü beğensinler. Kimseyi memnun edemezsin, bu hayatta. Bu yüzden onu bunu bir kenara bırak, kendin için yaşamaya başla. Ve sen kendin için yaşadıkça ; kendi istediklerini, arzularını, tutkularını yapma adına mücadele ettikçe , onlar başarılı olduğunu görecekler. Önünden çekilecekler, takdir edicekler. Helal olsun diyecekler. Yüzüne diyemeseler bile içlerinden diyecekler. Bunun garantisini veriyorum size.”
Dinlediğim güzel bir hikayeyi affınıza sığınarak siz değerli okuyucularımla paylaşmak istedim.
Kendinize bir armağan olarak verilen hayatı hiç kimseyi memnun etmek için ve onların mutluluğu için yaşamayın sonunda iyi olan onlar kötü olan siz olursunuz.
Kalın sağlıcakla. Kenan TÜRKMEN